Geçen ayki sayfa görüntüleme sayısı

1 Mart 2012 Perşembe

bu yazımı ona armağan ediyorum!

o hiç farketmemiştir beni ama benim onu farketmekten daha önemli bir işim yoktu o sırada. her zamanki gibi 24 numaraya binmiştim ve otobüsün kalkmasını bekliyordum. ve o geldi, önüme oturdu. aramızda üç oturacak yer vardı. ben ona bakıyordum fakat o nereye bakıyor bilmiyordum.40-50 yaşlarında bir adamdı. arkadan göründüğü kadarıyla siyah-beyaz saçları olan sıradan bir adam... 5 dakika geçmedi ki otobüse iki kadın bindi. memur tipli, siyah montları,siyah ayakkabıları olan kadınlar... makyajlarından yaşları daha da belli olan kadınlar... kadınlar adamı görünce selamladılar belli ki tanışıyorlardı ve adamın iki önüne oturdular. iyice yerleştiler. daha sonra kadın cüzdanını çıkardı, cüzdanın içinden parasını çıkardı, ayağa kalktı ve parayı vermek üzere şöföre doğru yürüdü. bunlar yaşanırken iki sırada arkada 40-50 yaşlarındaki adam 18 yaşında birinin çevikliğiyle cebinden tarağını çıkardı, saçını bir sağdan, bir soldan, iki ortadan taradı. zamanlamayı öyle ayarladı ki kadın gitti, parayı verdi ve geri döndüğünden saçlar taranmıştı. adam saçını tararken gümüş yüzüğünü farkettim de.. sonra farkettim ki gümüş yüzük bir farklılık değil...
adam konuşmaya çalıştı kadınlarla, kadınlar konuştu, adam konuştu, kadınlar artık yarı ona dönük oturuyorlardı...
sonra ne oldu hatırlamıyorum, belki başka bir adamın saçına takılmışımdır, daha önemli gördüğüm. ya da başka bir kadının çocuğuyla bir koltuğa sıkışmasına.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder