Geçen ayki sayfa görüntüleme sayısı

12 Ocak 2014 Pazar


daha dün, çok değil dün psişik misişik bişeylerden bahsetmiştim.
dün baya canım sıkkındı. canım sıkkın olunca yemek bloglarına bakan cinslerdenim.öyle bi cins var mı bilmiyorum ama vardır heralde.

daldan dala, blogtan bloğa, oradan buraya derken  daha önce hiç yemediğim kurutulmuş domatesi bi denemeye karar verdim. malta çarşısında avare avare gezerken- aslında pis kardeşim asuman telefonunu açmadığı için, zaman öldürüyordum-  kafamda bi ampül yandı. kurutulmuş domates! o değil adamlar baklayı bile kurutmuşlar. her neyse aldım o domateslerden,sonunu düşünmeden.

sonra yine avare avare dolaşmalar. kırgız bi amca gördüm. kemikten tarak satıyordu.güzel işlemeli tarakları vardı. pazarlık şansımı denedim ama şansım yaver gitmedi. sonra yine avare... avare...

nihayetinde asumana ulaştığımda vapura binmiştim bile. her neyse buraları hızlı geçiyorum. akşam asuman bana kurutulmuş domates getirdi.


hayır ya, ben ne domates istiyorum ne çikolata ne de aklımdan geçen yiyecek bişey. dua saati denen şey varsa lütfen yiyeceklere takılmasın.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder